YAŞASIN TAM BAGIMSIZ TURKİYE KAHROLSUN EMPERYALİZM YAŞASIN DEVRİMCİ MUCEDELE TURK SOLU HAKAN TINAZ
  şiir köşesi
 

   kucuk burjuva

Sorun değildir ona
Kirlenen denizler ya da küresel ısınma,
O hep anını yaşar,
Carpe diem Küçük Burjuva..

Pahalıya patlar sana
İndirim beklemez Mango’da,
Kredi kartını limitsiz sever
Bizim Küçük Burjuva.

Yatağa aç girenler gelmez aklına
Göremez haritaya bakınca
Neresi gözyaşı neresi kavga
Tek bildiği yer Hayaller Ülkesi
Renkli rüyalar Küçük Burjuva!..

 

Mevsim bahar üç tane taze fidan
Deniz gezmiş Yusuf arslan Hüseyin inan
Fırtınalara kasırgalar eğilmeden direnerek
Ciçek tohumlarını toprağa bırakarak
Deniz gezmiş Yusuf arslan Hüseyin inan 

Onlar seviyordu yurdunu vatanını
Gayeleri özgürce insanca yaşamaktı
Tam bağımsız demokratik vatan için
Faşizim’me emperyalizme karşı savaşmaktı
Deniz gezmiş Yusuf arslan Hüseyin inan

Onları asanlar öldüklerini sandılar
Birer bilge tohumlarıydılar toprağa ekildiler
Filizlenip topraktan çıktılar bire milyon verdiler
Darağacına bile gülerek ipe gittiler
Deniz gezmiş Yusuf arslan Hüseyin inan

Ey yasa bürünmüş altı mayıs sabahı
Mevsim bahar nedir senin kör inadın
Acımadan darağacına çektin üç fidanı
Unutmayacak tarih hiçbir zaman bu anı
Deniz gezmişi Yusuf arslanı Hüseyin inanı

Onlar kahramandılar yurdunu sevdi ölümü hiçe saydılar
Emperyalizme karşı faşizime karşı yigitçe direndile
Tüm gençlikle istanbulda altıncı filoya kök söktürdüler
İşbirlikçi uşaklar faşistler bunlar hain diye damga vurdular
Deniz gezmiş Yusuf arslan Hüseyin inan

Yakalandılar Sivas Gemerek,te verilmişti ferman
Dalgalandı kabardı deniz göklere kükredi arslan
Darağacındaki ipi kravat gibi taktı boynuna inan
Ne kaçtılar nede korktular vatan için dar ağacında üç can
Deniz gezmiş Yusuf arslan Hüseyin inan

 


 

Sivas'ta bakardı güneşe,
Kayseride sayardı yıldızları.
Korkmazdı Bizim Deniz.. Cesurdu.
Sinesinde kurşun yarası,
Elinde cigarası. 

Bir gün vurdular prangayı..
Hapsettiler koğuşlara.
Eziyetlerden geçti,
Kapatıldı karanlığa.
Oysa aydınlıktı düşünceleri,
Devrim yolunda.. Memleket uğruna.
Ağlamazdı Bizim Deniz. Korkmazdı.

Karanlık bir gecede astılar Deniz'i
İdam sehpasına çıkarken bile metindi.
Üstelik daha gençti, ensizdi.
Başı dik ağır ağır yürüdü ipe
Ve son nefesinde bile haykırdı gerçeği.
Herkez bilir ki korkmadı Deniz,
Elleri titremedi.

Arz ederim ki yoktu dünyada eşi.
O ki ihtilalci yenilikçi, bilirkişi! .

 

TUTUKLU

Birden
Kurşun yemiş gibi susar
Gözbebeklerime karşı
Susar da
Açılıp yol verir şehir
Sade radyolarda bir gamlı hava
"Elaziz uzun çarşı"

Firarda gözüm yok
Namussuzum yok
Yok pişmanlık bir halim
Yaslanıp
Bir cigara yakmak isterim
Dumanı cevahir değer

Mağlup mu desem mahcup mu
Ama ikisi de değil
Ben garip sen güzel
Dünya umutlu
Öyle bir tuhafım bu akşamüstü
Sevgilim
Canavar götürür gibi
İki yanım
İki süngü

 

 


Ahmed ARİF
1951 Ankara Cezaevi

 

HASRETİNDEN PRANGALAR ESKİTTİM 

Seni, anlatabilmek seni.
İyi çocuklara, kahramanlara.
Seni anlatabilmek seni,
Namussuza, halden bilmeze,
Kahpe yalana.

Ard- arda kaç zemheri,
Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu.
Dışarda gürül- gürül akan bir dünya...
Bir ben uyumadım,
Kaç leylim bahar,
Hasretinden prangalar eskittim.
Saçlarına kan gülleri takayım,
Bir o yana
Bir bu yana...

Seni bağırabilsem seni,
Dipsiz kuyulara,
Akan yıldıza,
Bir kibrit çöpüne varana,
Okyanusun en ıssız dalgasına
Düşmüş bir kibrit çöpüne.

Yitirmiş tılsımını ilk sevmelerin,
Yitirmiş öpücükleri,
Payı yok, apansız inen akşamlardan,
Bir kadeh, bir cıgara, dalıp gidene,
Seni anlatabilsem seni...
Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır
Üşüyorum, kapama gözlerini...




 



Alıp başını gitmek istersin.
Bilmediğin, bilinmediğin,
Çözmediğin, çözülmediğin bir denkleme.
Biraz ürkek düşünürsün.
Biraz kekeme....


' Üstüme gelme hayat!
Bundan sana ne...? ! '

Kekemeliğin korkularındandır.
Giderken bile; gidene değil de
Geride kalana aklın takılır.




Bir yanına yatarsın ' git.. ' der
bir yanın ' kalmalısın... '
Geceleri hep uykusuz kalırsın...
Ayağına pranga olur tüm düşündüklerin.
Gitmeden daha
Sen; gider gider gelirsin...

' Üstüme gelme hayat....
beni bilirsin....'


,

Kaldığın bu yerde
Harcadığın yılların gelir aklına
Bir bir sayarsın,
Toplarsın, çarparsın,
Böler, çıkarırsın.
Bakkal defteri kadar kalın
Bakkal defteri kadar karmaşa... Farkedersin i hayatı
Arka sokaklarda dolanarak yaşarsın.
Kabarmış hesabından kaçarsın.




Üstüme gelme hayat...!
Daha neyi alacaksın..? ! '

Hep sevmişsindir aslında.
Hep ama hep sevmişsindir.
Birini sevmişsindir sonra.
Sonra birini daha...
Birini daha...
Daha....! ?
Her gelip geçen gemiye aşık olmuşsundur
Gemiler gitmiş
Sen yorulmuşsundur.

' Üstüme gelme hayat....!
Gemi olmuşmusundur..? '




Kocaman bir mahalleden
Daracık bir sokağa.
Sokaktan ufacık bir eve
Evden odaya....
kurtulmak ister gibi
kapatmışsındır kalabalıklara kendini.
Gitgide yanlız kalmışsındır.
Yalın yaşanan gecelerde
Gitmekle kalmak arasında dolanırken
Beynine bir silah gibi dayamışsındır korkularını.
Yalnız...Korkak...Kekeme....

!..Üstüme gelme hayat..!
!..Kıyarım kendime..! ............................


     DEVRIM                     

temiz kalan tek yerdir devrim
butun bir yil
kirlenen duvarda
ama gorebilmek icin
asildigi cividen indirilmelidir
yapraklari biten takvim

zorbalara direnmektir devrim
bir cocugun
annesinin cantasindan aldigi paralari
altina gizledigini soylememi$tir dovulen hicbir hali

icinde ya$amaktir devrim
diki$ kutusunun
ve topluigneler gibi
bir arada olmayi gerektirir
kar$i koyabilmek icin zulmune
makas denilen patronun

gece i$iklar arasinda ko$maktir devrim
ate$boceklerini
yakalamak isteyen cocuklarin
pe$ine takilir gun gelir
yanip sonen mavi i$iklari
polis arabalarinin

kagit bir gemidir devrim
butun gemiler
hurdaya ciksa da sonunda
ta$idigi ozgurluk $iiriyle
batmadan yuzer nicedir
dunya sularinda

kim bilir kac
yunus gormu$
kac deniz gezmi$...

 
 
  bugun 18347 ziyaretçizıyaretcı burdaydı  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol